Bastert: Kriz geçici, Türkiye’nin geleceğine güveniyoruz

Türkiye’nin ciddi ekonomik sorunlar yaşadığını ve otobüs pazarının durma noktasına geldiğini belirten Daimler Otobüs Grubu Pazarlama, Satış ve Müşteri Hizmetleri Direktörü Ulrich Bastert, ülke ekonomisinin kısa vadede bu sorunların üstesinden geleceğine inandığını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Selçuk ALTUN

Hannover - TL’de yaşanan değer kayıpları ve ekonomik belirsizliklerin geleceğe dair planlama yapmayı güçleştirdiğini dile getiren Daimler Otobüs Grubu Pazarlama, Satış ve Müşteri Hizmetleri Direktörü Ulrich Bastert, yatırımlarına uzun vadeli baktıklarını belirterek, Türkiye’nin geleceğine güvendiklerini söyledi.

Bastert, Almanya’nın Hannover şehrinde 67. kez düzenlenen IAA 2018 Ticari Araçlar Fuarı’nda DÜNYA’nın sorularını yanıtladı.

Son ekonomik ve finansal gelişmelerin ve TL’de yaşanan değer kaybının Türkiye otobüs piyasası üzerinde ciddi bir etki yarattığını belirten Bastert, talebin yüzde 40 oranında düştüğünü vurgulayarak, “2018 hedeflerimizin dışındayız. Tüm otomotiv sektöründe olduğu gibi biz de hedeflerimizin gerisinde kaldık. Böylesi bir piyasada hiçbir şirket otobüs almak için yeni bir bütçe ayırmıyor. Pazar durmuş durumda. Sadece Türkiye’ye yönelik üretim yapıyor olsaydık çok daha karmaşık bir durumda olurduk. Avrupa’da otobüs pazarında yüzde 40 paya sahibiz. Türkiye’de üretilen Torismo da Avrupa’daki satışlarımızın yüzde 50’sinden fazlasını oluşturuyor. Kısa vadede ihracata yönelik üretimimizi artırabiliriz. Soru, iç pazarın ne zaman toparlanacağı? Ben iyimser bakıyorum. Mesele Türkiye’de turizmde önemli bir büyüme olduğunu biliyorum. Dolayısıyla turizm toparlandıkça otobüslere ilgi de artacaktır. Ayrıca yenileme talepleri de gelecektir.” dedi.

“Yatırımlarımıza uzun vadeli bakıyoruz”

Kısa vadede önlerini net olarak göremedikleri için Türkiye’ye yönelik planlama yaparken esnek davrandıklarını vurgulayan Bastert, “Türkiye’deki mevcut ekonomik durumun 2019’da da devam edeceğini düşünüyorum.” öngörüsünde bulundu.

Buna karşın, Türkiye’de yarım asrı geçen bir zamandır bulunduklarını hatırlatan Bastert, şunları söyledi;
“Mercedes-Benz olarak Türkiye ekonomisine ciddi bir katkı yaptığımızı düşünüyoruz. Pek çok kişiye çalışma imkanı sağlıyoruz. Mevcut yatırımlarımıza baktığımızda çok iyi durumda olduğumuzu görüyoruz. Bu nedenle Türkiye operasyonumuza uzun vadeli bakıyoruz. Krizler olabilir, daha öce de oldu. Şu anda Türkiye’nin yaşadığı ekonomik sorunlar gerçekten ciddi. Ama biz her sorun yaşadığımızda operasyonlarımızı durduruyoruz diyemeyiz. Böyle bir seçeneğimiz olamaz, Türkiye’deki operasyonlarımız uzun vadeli devam edecek.”

“Geçici bir avantajımız da oldu”

Türkiye’de ürettikleri otobüslerin yüzde 50’ye yakın oranda yerli kaynaklardan tedarik edildiğini ifade eden Bastert, “Bu açıdan baktığımızda TL’deki değer kaybından geçici olarak bir avantajımız var diyebiliriz. Bunun yanında işçilik maliyetlerimizde de geçici bir avantaj elde ettik. Ama enflasyon ve faiz oranlarına göre maaşları düzenledikten sonra bu avantaj ortadan kalkacak.” diye konuştu.

IAA’ya damga vuran yenilikler

Fuarda gövde gösterisi yapan Mercedes-Benz, çok sayıda ürün ve hizmet tanıttı.


Daimler Kamyon Grubu, dünyanın ilk yan aynaları olmayan, bunun yerine kamera sistemine sahip yeni Actros ve tamamen elektrikli eActros’u IAA’da ilk kez görücüye çıkardı. Yenilenen Actros’un uzun yol testleri Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası’nda yapılıyor ve tüm onaylar buradan veriliyor.

Yeni Mercedes-Benz eCitaro’nun dünya tanıtımını yapan Daimler Otobüs Grubu ise yeni Mercedes-Benz Tourismo ve Setra TopClass S531 DT modelleriyle ziyaretçileri ağırlıyor.

Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda üretilen ve dünyaya ihraç edilen Mercedes-Benz Tourismo RHD ve Intouro otobüsleri ilk kez sergileniyor.

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar Grubu ise yeni Sprinter, tamamen elektrikli eSprinter ve eVito çözümleriyle taşımacılık alanında yenilikler sunarken, Vision URBANETIC adındaki konsepti ile de geleceğin ticari araçları konusunda ipuçları veriyor.

Vision URBANETIC yolcu taşımacılığı ile nakliye arasındaki ayrımı ortadan kaldırıyor. Üst yapısı değişebilen araç, bireylerin ve malların taşınmasını imkan veriyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir