“Sadece Merkez Bankası faizi bu işi çözmez..”

Emre ALKİN PAYLAŞMASAK OLMAZDI emre.alkin@dunya.com

Büyüme rakamları açıklandı . Beklentiler % 4.5 ile % 6.5 arasında geniş bir bantta gerçekleşiyordu. Ben kendi adıma bazı makamlara dün "en düşük % 4, en yüksek de % 5.5 olur" diye yazılı bir ifadede bulundum. Öyle de oldu. Büyüme rakamı % 5.2 olarak açıklandı. Bu tahmini neye göre yaptım ? İsterseniz beraber inceleyelim.

Kapasite kullanım oranları nisan-mayıs-haziran aylarında % 75'in üzerinde devam etmiş gözüküyordu. Sanayi Üretim Endeksi aynı dönemde bir önceki seneye göre artış gösterse de, yükseliş hızının yavaşladığı gözlerden kaçmamıştı. Genelde de sürekli beklentilerin altında kalan bir performans göstermişti.

İmalat Sanayi Beklenti Anketleri ise aynı dönemde sürekli düşmüştü. Mayıs ayından itibaren Dolar/TL'nin sert şekilde yükselmeye başladığını da hatırlayınca, beklentilerin bozulmuş olmasını normal karşılamak gerekiyordu. Ancak iç ve dış talepte aynı hızda bir bozulma olmadığı için kapasitelerin sınırları zorlanarak üretim yapılmış olduğunu anladım. Açıkçası bugünde aynı şartlar devam ediyor.

Buradan hareketle nisan-mayıs-haziran aylarına ait büyüme oranının ilk çeyrekten düşük çıkacağını söylemek falcılık olmazdı. İnşaatın katkısının iyice düşeceğini görmemek için de kör olmamız lazım.

Dolayısıyla etrafıma "% 4.00'den daha düşük bir büyüme açıklanması şok yaratır, % 5.5'ten daha yüksek bir büyüme ise benim için sürpriz olur" diye tekrar ettim durdum. Rakamlar açıklanınca hem katkı veren sektörlerin durumuna baktım hem de geleceğe bir projeksiyon yaptım.

"Bundan sonra neler olacak ?..."

Bundan sonraki çeyreklerde de büyüme hızının düşmeye devam edeceğini söylemem gerekiyor. Bunu da % 85'i hammadde, aramalı ve yatırım malı olan ithalatımızın düşüşünden anlıyorum.
Özetle yıl sonu büyüme rakamımız % 2.5 ile % 4.5 arasında çıkacak gibi gözüküyor. Olumsuz senaryo olan % 2.5, kurların ve faizlerin yükselmeye devam ettiği ve dış-iç olumsuz etkilerin arttığı senaryo olarak kabul edilebilir. Diğer senaryo olan % 4.5'lük büyüme beklentisi ise fırtınada gemiyi aynı şartlarda yüzdürmeye devam ettiğimiz durumda gerçekleşecektir.

Büyüme yavaşlarken cari açık ve bütçe açığının kontrollü seyretmesini sağlamak Ankara'nın en önemli vazifesi olarak karşımıza çıkıyor. Bunun için ihracata destek vermek, kamu harcamalarında ise acil bir disiplin sağlamak gerekiyor.

Sadece Merkez Bankası'nın faiz artırmasıyla problemin çözülmeyeceğini daha önceki örneklerden test ettik ve anladık diye düşünüyorum. Eğer yarın TCBM faizleri artıracaksa, yanında başka adımların da destek olarak atılması gerekir. Vergilerden eğitime, adaletten kamu harcamalarına, dış ticaretten bankacılığa kadar birçok alanda bu reformlar yapılmalı ve bir daha aynı hataların tekrar edilmemesi sağlanmalıdır.

Tüm yazılarını göster