Geçtiğimiz hafta içerisinde Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından Gelişmekte Olan Ülkeler (GOÜ) için sermaye ve portföy akımlarının seyrini gösterir rakamlar açıklandı. Sermaye akımları, hesaplama gereği portföy rakamlarına göre 1 ay gecikmeli geliyor ancak genel olarak trendden ayrılış göstermiyor. Keza rapor için de aynı yorumu yapmak mümkün.
Türkiye dahil 18 ülke için veriler açıklanıyor. Sermaye akımlarında güncel veri olarak elimizde Haziran rakamları mevcut. Buna göre 5 ay sonra ilk kez sermaye akımlarında eksiye geçilmesi durumu söz konusu. Toplamda 23.5 milyar dolar azalış olurken, en ciddi hareket 14.2 milyar dolar ile Çin’de yaşanıyor. Hatırlayalım; yerel para birimi yuan bir süredir dalgalanıyor ve gerek Amerikan doları gerekse sepet bazında değer kaybediyor. Bu da demek oluyor ki çıkış içerisinde yuanın değer kaybını da hesaba katmak gerekiyor. Öte yandan fazla veren üyeler arasında Arjantin ismi 13.2 milyar dolar ile öne çıkıyor. Veri döneminde Türkiye’ye ait sermaye akımı ise 2.3 milyar dolar eksiye işaret ediyor. Grup eğilimine benzer şekilde 5 ay sonra ilk kez eksi rakamla karşılaşma söz konusu. Genel eğilimden ayrılmama önemli. Toparladığımızda yılın ilk yarısında GOÜ grubunun sermaye akımlarındaki başarısı 129.8 milyar dolar, Türkiye’nin ise 24.6 milyar dolar artı veriyor. Grubun tamamı 2017’nin ilk yarısında 55.6 milyar dolar, Türkiye ise 18.9 milyar artı verdi. Özetle, grubun tamamı da Türkiye de sermaye akımlarında 2017’nin aynı döneminin üzerinde performans ortaya koydu.
Portföy akımlarında ise Temmuz ayı itibarıyla 2 ay aranın ardından sonra ilk kez para girişi oldu. Mayıs ve Haziran aylarındaki 12.4 milyar dolar çıkışın ardından Temmuz’da 11.9 milyar dolar para girişi yaşandı ve çıkışın tamamına yakını yerine konmuş oldu. Bölge nezdinde para girişini Latin Amerika üyeleri sürüklerken Avrupa üyelerindeki çıkış dikkat çekti. Girişin dağılımına baktığımızda hisse senetleri 7.9 milyar dolar ile bir adım önde yer alırken, girişin büyük kısmını 5.1 milyar dolar ile Asya ve 4.2 milyar dolar ile Latin Amerika temsilcileri karşıladı. Borçlanma senetlerine yönelen 4 milyar doların lideri ise ezici üstünlükle 2.9 milyar dolar ile Latin Amerika ülkeleri oldu. Burada bir parantez açalım ve borç senetleri akımından yararlanmayan bölge olmadığını belirtelim.
Grubun tamamına 11.9 milyar dolar portföy girişinin olduğu Temmuz döneminde Türkiye varlıklarında 310 milyon dolar çıkış takip edildi. Ancak, Mart-Mayıs dönemindeki toplamda 4.4 milyar dolar, ortalamada ise 1.4 milyar dolar olan eğilim Haziran ve Temmuz dönemlerinde ivme kaybını devam ettirdi ve nispeten hız kesti. Hisse senetlerinden çıkış 500 milyon dolar ile yılın en yükseğinde olurken, borçlanma senetlerine 4 aylık çıkışın ardından ilk kez sınırlı düzeyde 190 milyon dolar giriş gerçekleşti. Çıkışın hız kesmesi ve düşük rakamlarda gerçekleşmesini göz ardı etmeyelim ancak gruptan ayrışma durumu da yok değil.
Nette baktığımızda GOÜ grubu için geride kalan 3 ayın 2’sinde bozulan algının kısmen düzelmesi olumlu gelişme. Ticaret kaygılarının, gelişmiş-gelişmekte olan ülke varlıkları ayrımının tartışıldığı bu dönemde portföy girişlerinin ne kadarının taktiksel, ne kadarının uzun vadeli olduğunu zaman gösterecek. Öte yandan son çeyreğe bir kala yaz döneminde yatırımcı pozisyonlarında majör değişiklikler beklememek gerek. ABD seçimleri pek konuşulmuyor ama tartışması Eylül ile başlayacaktır. Keza Fed ve ECB’nin son yönlendirmeleri de Eylül-Aralık döneminde gerçekleşecek.